Dünyevileşen Gençliğin Temel Sorunları / Köşe Yazısı - Bilal AKGÜL

20.05.2020
Bilal AKGÜL

Bilal AKGÜL

 Dünyevileşen Gençliğin Temel Sorunları                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                

Gerçekten insan/insanlık, tarih boyunca hiçbir zaman erişemediği bir büyüklüğe, üstünlüğe ve ihtişama bu asırda kavuşmuştur. Dünyevileşme insan fıtratına bağlı olarak her bireyi zaman ve olanakları içinde farklı etkilemiştir. Ekonomik, siyasi, kültürel vb. alanlarda her insan nasibine düşeni almış ve almaya da devam etmektedir. 21.yüzyıl insan zekâsının bilim ve teknoloji alanlarında ürettiği buluşlarla zirveye yükseldiği bir zaman olmuş olabilir, ama diğer taraftan ilahi mesaja karşı kapalı kalan insanın kalbinde adeta yerlerde süründüğü bir yüzyıl olmuştur.

Teknolojinin gelişmesi, dünyanın küçük köy haline gelmesi insanları daha fazla etkilemiş; dünyevileşme olgusu daha farklılaşmış ve değişkenlik göstermiştir. Beşeriyetin uçurumun kenarında bulunuyor olmasının gerçek nedeni; insan hayatının sağlıklı bir şekilde gelişip tekâmül etmesini sağlayacak olan değerlerin iflasıdır. Bu iflas gençlisi, yaşlısı, dindarı, dindar olmayanı herkesi bir ölçüde etkilemiştir.

Eğitimin başat faktör olduğu toplumumuzda yeni eğitim sistemimizin kişilik ve karakter inşasına, kitap bilgisinden çok daha fazla önem vererek doğal hayatını anlama ve yorumlamada gelişim sağlanmalıdır.

Teknolojik Gençlik: Hızlı Ulaşım, Genç Olgunlaşma Dönemi

Gençliğin değer iflası bu dönemde daha farklılık ve değişkenlik göstermiştir. Gelişen teknoloji ve dünya hayatının getirdiği yaşamsal zorluklar genç insanları daha çok etkilemekte ve yönlendirmektedir. 21.yüzyıl gençlerin kişiliklerini aile, okul ve çevre ekseninde etkiliyor. Ağırlıklı biçimde aile, ardından okul ve onun ardından sosyal çevre gençlerin şahsiyetlerini yoğurmaktadır. Gelişen teknoloji bunlara dördüncü unsur daha ekledi: Görsel ve yazınsal medya. Adı; tv, radyo, bilgisayar ve internet şeklinde sıralanan bu ortam, gençlerin kişiliklerinin oluşumu sürecinde sonradan devreye girdi ama süratle ilk sıraya yerleşti.

Gençleri her alanda etkileyen teknoloji bilgiyi çabuk edinme ve çabuk tüketmesine neden oldu. Böylelikle genç neslin gündemi değişmekte, kişiliği her an değişikliğe uğramakta… Kimliksiz gençlik, ne olduğu belli olmayan ama her konuda yalan yanlış bilgiye sahip genç insan ortaya çıktı. Rol model noktasında sorun yaşayan genç nesillerimiz, bu alanı başka kişilerin kimliğinde bulup dünyevileşme hastalığını kaptılar.

Eğitim Kitle İmha Silahı: Gençliğin Sömürülme Alanı

Eğitim, insanın dünya hayatına başlayıp ölümüne dek süren olgu olarak kabul edilebilir. Günümüzde eğitim, genç insana kimlik ve şahsiyet kazandırmaktan çok, ona bilgiyi edinen ve bilgiyi tüketen olarak bakmaktadır. Edinilen bilgilerin kişinin kişiliğinde herhangi bir etkisi olmamakla beraber kişinin var olan özelliklerini-potansiyelini de söndürme durumundadır.

Türkiye örneğine baktığımızda gençlerimiz yarış atına benzeyen bir anlayışla yetiştirilmekte, sadece sınavlardan başarılı olmaları temel ölçüt kabul edilmektedir. Genç öğrencilerimiz robota dönmüşler adeta. Herhangi bir sosyal hayatları kalmadığı için kişilik ve kimlik sorunları okulun bitmesiyle gün yüzüne çıkmaktadır.

Zamanın Ruhuna Yenilmek: Geleneksel Eğitim ve Modern Genç

Zamanın ruhundan geçmek, zamana yenilmemiş kimlik sorunu, en başından Müslümanları ilgilendiren sorunların arasında ilk sırada gelmektedir. Hemen her platformda konuşulan “Gençlerin durumu ne olacak?” sorunu hakkına yapılan konuşmaların çözüm önerileri bile gelenekselci ve sadra şifa olacak türden değildir. Eğitim sistemimizde olması gereken ilk özellik, dünyevi ve dini eğitim arasındaki farkı kaldırıp ikisini birleştirmek ve bir bütün haline getirmektir. Bilimleri dünyevi ve dini ayrımına sokarak gençlerin bilgiye yaklaşımını etkilemekte, gençler tarafından dini bilgilerin maddi yönden etkisi olmadığı düşünülerek başıboş olarak görülmektedir. Dünyevileşme olgusu gençlerin ilk başta eğitimlerini etkilemektedir.

Zamanın ruhuna uygun olarak genç kavramı üzerinde durularak, yeni nesle bakış açımızı revize ederek, gençleri maddi-manevi-ruhsal bir bütün olarak ele alıp fıtrata uygun olan bir kişilik inşası elzem görünmektedir.

Eğitimin Dünyevileşmesi: Haset ve Başarı Olgusunun Değişimi

Haset eden kimse, kimsenin sahip olmadığı bir şey olsa bile başka kimsenin kendisinin lehine olacak herhangi bir şey elde etmesini istemez. Gerçekte haset, nefiste çok fazla elem veren nefsi hastalıklardan biridir. Eğitim başarısının yüksek olduğu kişilik tiplerinde görülen haset duygusu, başka bir kişinin-arkadaş-dost ayrımı yapılmaksızın başarılı olmasını istemez, başarıya giden yolları kapatabildiğini görebiliriz. Örneğin; Sınavlara hazırlanan öğrencilerin çözüme kavuşturamadığı sorularını arkadaşlarının çözmeyeceğini bilip sormaması.

İslami Çerçevede Dünyevileşen Gençliğe Çözüm Önerileri

Dünyayı bir imtihan yeri olarak kabul eden İslam dini, insanın hayatın her alanında farklı zaman ve şartlarda imtihan olduğunun farkına varılmasını sağlayarak, kişilere şahsiyet ve kişilik kazanmalarını ister. Dünyevileşme olgusu insan fıtratında olduğunun farkına varılarak, dengede tutularak, yeni neslin dünyevileşme düşüncelerine karşı dikkat edilerek, sırf dünyayı kazanmak olarak ele alan başta dünya sistemi ve eğitim sistemi üzerinde durularak, dünya-ahiret dengesi içinde gençlerin ruh dünyasına anlam kazandırılıp ''Müslüman Genç ''profilini ortaya çıkarmalıyız. Hem dünya nimetlerini kazanıp hem de ahirete yönelik kazanç elde edebileceğimizi unutmamak gerekir. İslam, tüm hayatımız boyunca ve hayatın her alanında bize rehber ve yol gösterici olmak ister. Sadece dünyanın ötesindeki bir âlemden söz etmez; aynı zamanda, dünyayı tümüyle bir sorun olarak inceler. Dünyanın ne olduğunu bize anlatır, bizim ne amaçla yaşadığımızı ve hangi ilkelere göre yaşamamız gerektiğini belirtir.

Bu yazı toplam 1522 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları

İMSAKGÜNEŞÖĞLEİKİNDİAKŞAMYATSI
04:2205:4411:4514:5817:3418:49

Tüm Hakları Saklıdır © 2013 Eğitimle Diriliş | Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlara aittir. Kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.