SEVGİ VE MERHAMET BİLİNCİ / BİLİNÇ DERSLERİ

SEVGİ VE MERHAMET BİLİNCİ / BİLİNÇ DERSLERİ

İlim Yayma Cemiyeti Kahta Şubesi tarafından düzenlenen ‘Bilinç Dersleri’nde “Sevgi ve Merhamet Bilinci” konuşuldu. Program 6 Mart Pazar günü Biruni Kitap Kahve(Eski Adliye Yanı Kahta /Adıyaman)’de hanımlara özel olarak gerçekleştirdi.

Konuşmacı Melek Bellibaş sözlerine insanı insan yapan, ahiret öncesi fani dünya hayatını anlamlı kılan değerlerimizden bir tanesinin merhamet olduğunu belirterek konuşmasına başladı. Merhametin devletleri, milletleri ayağa kaldıracak bir haslet oldğunu söyleyen Melek Bellibaş Allah tarafından insanın fıtratına yerleştirilen başka bir duygunun da sevgi olduğunu, sevgi ve merhametin ikiz kardeşler olduğunu vurguladı.

Konuşmacı Melek Bellibaş, “Sevginin kovulduğu yüreklerden merhamet de çıkar. Sevgi ve merhametin kuşları üzerimizde uçuyor ama konacak gönül bulamıyorlar. Gönüllerimiz nefsimizle işgal edildiği için kin ve düşmanlık oraları kaplamış; sevgi ve merhamete konacak bir dal, bir bağ ve bir tel kalmamış. Görüldüğü gibi maalesef acımasız, bencil bir topluma dönüşüyoruz. Halbuki toplumun huzur ve mutluluğu; bireylerin birbirine sevgi, saygı ve hoşgörüyle bakmaları, merhametle yaklaşmalarıyla mümkün olur. Bir defasında Rasülullah (sav) Efendimiz: ‘Şüphesiz Allah, çok merhametli olanlara acır.’ der. Sahabiler, ‘Ey Allah’ın Rasülü, hepimiz kendimize merhamet ediyoruz.’ derler. Bunun üzerine efendimiz, ‘Merhametli sadece kendisine karşı merhametli olan değildir; fakat hem kendine hem de bütün insanlara merhamet edendir.’ buyurur.

Putperestliğin hakim olduğu cahiliyye toplumunda insan hakları futursuzca ihlal ediliyordu. Zengin, itibarlı, güçlü ve asil olanlar üstündü. Zayıflar eziliyor, ihtiyaç sahipleri tefecilerin elinde sömürülüyordu. Ahlak seviyesi çok düşüktü. Kadınlar değersiz bir mal gibi görülüyor, kız çocuğu sahibi olmak utanç vesilesi olarak görülüyordu. Taassup, şiddet, zulüm ve barbarlığın hakim olduğu böyle bir dönemde sevgili Peygamberimiz gelerek insanlara merhameti ve sevmeyi öğretmiştir.” şeklinde konuştu.

DİRİLİŞ AKADEMİ’DEN YENİ PROGRAM: KAMPÜS SOHBETLERİ

Diriliş Akademi, Kampüs Sohbetleri adı altında üniversite öğrencilerine yönelik çevrimiçi program başlatıldı. Sunuculuğunu Eğitimci Furkan Çelenk’in yaptığı programın ilk bölümünde “Kendini Yetiştirmek” konusu konuşuldu. Programın ilk konuğu Yusuf Yavuzyılmaz oldu.

Yusuf Yavuzyılmaz, üniversite öğrencilerinin hem alanında hem de İslami olarak kendisi geliştirmesi gerektiğini belirtti. Alanında kendini geliştirecek öğrencilerin alanının literatürüne hakim olması gerektiğini söyledi. İslami anlamda kendini geliştirmek için insanın has kaynakları araştırması gerektiğini belirtti. Kendini geliştiren insanı olgunlaşan bir meyveye benzeten Yusuf Yavuzyılmaz, “Bildiğimiz zaman değil amel ettiğimiz zaman iyi insan oluruz.” Şeklinde konuştu. Bir düşünürün içinden çıktığı toplumu iyi bilmesi gerektiğini vurgulayan Yavuzyılmaz inşanın içten dışa tezahür ettiğini belirtti.  Yusuf Yavuzyılmaz, kendini geliştiren insanın hiçbir siyasi farklılığı itikadi sahaya taşımaması gerektiğini vurguladı.

Konuşmacının sunumunun ardından Furkan Çelenk kendisinin derlediği ve seyircilerden gelen soruları Yusuf Yavuzyılmaz’a yöneltti.