Aile İçi İletişim

10.02.2017 07:56:04
Aile İçi İletişim

 Aile İçi İletişim

Aile içi iletişimin sağlıklı olabilmesi için öncelikle aile bireylerinin “sözel” veya “sözel olmayan” iletişimi dengelemek yerine “hissi duygular” paylaşımında bulunmaları gerekiyor. Aile içerisindeki tartışmalara baktığımızda genelde aynı cevapla karşılaşıyoruz. “Beni anlamıyor” Burada “Beni anlamıyor”dan kasıt duyusal bir bağ kurmamak, hissediliyor olmamaktır. Çünkü kişilerin birbirinden beklentisi “anlaşılıyor”  olmak değil “hissediliyor” olmaktır. Sözlerle ortaya koyduğu gerçek değil, duygu dünyasının yansımasıdır.

Bir aile içinde hissi-duyusal iletişim sağlıklı bir şekilde yürüyor ise o ailedeki fertlerin, duygu dünyasından kaynaklanan vücut dilini zihnen öğrenmeye gayret sarf etmesi gereksizdir. Zira eş, eşinin kendisi ile kurduğu hissi-duyusal iletişimin en tabii sonucu olarak ortaya çıkan vücut hareketlerinden, gözündeki yaştan, yüzündeki mahcubiyetten birçok şey anlayacaktır. Bu konuda ne bir kursa ne de vücut dili okuma eğitimi almaya ihtiyaç vardır.

Aile içindeki iletişim becerisi kişileri “fıtri” olmaya ve duygu dünyasını yalanlara bulaştırmadan aile içerisinde iletişim kurma gayreti sarf etmeye itmelidir. Unutulmamalıdır ki aileyi bir arada tutan çekirdek güç “güven duygusu” dur. Şayet fertler arasında bir güvensizlik sezilirse aile içerisinde kartopu- çığ münasebeti başlamış olur. Fertler güven duygusunu birbirleri ile kurdukları iletişim sayesinde pekiştirir veya zedelerler.

Zira fertlerin birbirine güven içerisinde bağlanmasında, iletişimin önemli bir yeri vardır. Mesela yalan bir sözün söylenmesi bir ömür kurulmaya çalışılan güven duygusunu yıkabilir. Hatta geçmiş yılları şüpheye götürecek şekilde düşündürebilir.

Aile içerisinde güven duygusunun oluşturulabilmesi için, fertlerin birbirleri ile kurduğu iletişimde fertler birbirinin “benliği”ne saldırıda bulunmamalıdır. İnsanın duygu dünyasını dengede tutan benlik, aile içi iletişimde oldukça dikkat edilmesi gereken bir noktadadır. Kişinin benliği nekadar güven dolu bir ortamda ise kişiliği o derece gelişir, karakteri o derece olgunlaşır.

Hedef gösterilen “sen” kelimesi insanın doğrudan benliğine hitap eder ve kişinin benliğini tehdit altına alır.   Örneğin:

 “Derslerine çalışmazsan adam olamazsın.” (sen)

“Yemeği güzel yapmamışsın.” (sen)

Hedef gösteren ve negatif tetiklenmeyi amaç edinen “sen” hitapları karşısında kişi benliğini korumak için savunma mekanizmasını kullanacak ve muhtemelen kendisini savunurken karşı tarafla çatışmaya girecektir. İşte bu yüzden aile içinde kurulacak iletişimde kişinin, kişiliğine saldırı niteliği taşıyan cümleler ile iletişim kurulmamalıdır. “Negatif tetikleme” ile kişiden “pozitif davranış bekleme yanlışı” maalesef günümüz ailelerinin en büyük hatasıdır. Fakat bu kurulacak iletişime doğrudan tesir eder. Kimi zaman yalana, kimi zaman olmadık bahanelere, kimi zaman da duyarsızlaşmaya sebep olur.

Aile içerisinde üçüncü şahıslar hakkında menfi konuşmalarında yapılması “dolaylı” olarak kişinin benliğinde tehdit algısı oluşturur. Böyle bir ortamda bulunan çocuk kendi sosyal hayatı içinde yanlışlar yapmaktan korkar, birilerinin kendisi aleyhinde konuşmalarının önüne geçmek için aşırı bir gayret içerisine girer bunun sonucunda da “Sosyal fobi” yani “toplumsal korku” oluşur. Sosyal fobi sahibi olan bir kişi de iletişim yeteneğini kaybeder. Böyle bir kişinin kurduğu aile hayatında da problemlerin yaşanacağı bir gerçektir.

Aile içi iletişimin bir diğer önemli unsuru da hitap şeklidir. Bir çocuğun ebeveyninden duyacağı tatlı bir söz, o çocuğun çiçek gibi açıp yaşama sevincinin olmasına neden olabileceği gibi ağır bir söz de onu çaresiz bırakıp bütün gününü zehir edebilir. Bir eşin bir eşe sevgi dolu hitabı, o evde işlerin günlerce yolunda gitmesine neden olabileceği gibi nefret içeren fısıldaması da kıyametlerin kopmasına neden olabilir.

Söz bir büyüdür, sırrı ile söylenirse yaşama sevinci oluşturur.

Not: Bu yazının yazılmasında Adem Güneş’in “Çocuk Eğitiminde Pozitif İletişim” kitabından istifade edilmiştir

Bu haber toplam 2186 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler

İMSAKGÜNEŞÖĞLEİKİNDİAKŞAMYATSI
04:2205:4411:4514:5817:3418:49

Tüm Hakları Saklıdır © 2013 Eğitimle Diriliş | Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlara aittir. Kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.