Ayağa Kalk
…a’ya ithaf
İlanı aşk etmeden ve düşmeden “mecnun” misali yollarına…
Son bir kez seslenmek istedim fani âlemden…
Tahareti olmayan her aşk karanlık bir kuyuya düşürür seni gülüm…
Kalbi olmayan her taharet bir fecri kazib…
Temizle tozlanmış elbiseni ve hazırlan “baki” âleme yolculuk için…
Düşmeden İblis’in çukuruna, esiri olmadan nefsi emmare’nin
Kalk ve haykır sloganını…
“Asra andolsun ki bütün insanlar hüsrandadır.
Yalnız iman edip salih amel işleyenler
ve birbirilerine hakkı ve sabrı tavsiye edenler müstesnadır.”
Kalk ayağa…
Pukıran İbrahim’i hatırla…
Yusuf’la imtihan olan kuyuyu…
Musa’yla sınavında asayı…
Sonra Nil’in sınavını…
Ağacın içindeki “Sırrı”.
***
Gecenin bir yarısında kalk ayağa…
Kurşun vızıltılarının dört bir yanımızı sardığı anda kalk ayağa...
Bir tankın namlusu omuzunu sıyırdığı zaman kalk.
***
Bilirsin ki sözün hası nerden gelirse oraya ulaşır…
Kalpten gelmeyen kalbe gitmez…
Kalk ve yetiş Hızır’ın deldiği gemiye.
Kalk ve gir Musa’nın asasıyla ikiye böldüğü nehre
Kalk ve Selahaddin ol,
Esir düşen “aşkın” soldurduğu tebessüm ol.
Kalk ve hayatını “mescid”in mihrabına adayan marangoz ol.
Kalk ve al eline en güçlü silahını.
Kalemse kalem, mürekkepse mürekkep…
Sonra, aşksa aşk…
Doğrult silahının namlusunu Batıl’a
Nişan al ve ateşle cümlelerini, Batıl’ın tam kalbinin ortasına…
“Silkin ve yepyeni bir dünya yarat
Alevlerle boğuş, İbrahim ol!
Sana karşı, bu dünyayla uzlaşmak,
Savaş meydanında düşmana teslimiyettir!
Kendisinin efendisi olan güçlü insan
Kaderinden şikâyet etmez!
Eğer kendine göre bir dünya yoksa,
Göklere bile savaş açmaktan çekinmez!
…
Eğer dünyada insanca yaşamak yoksa,
Ölmek yaşamaktan bin kat daha yeğdir!”*
*Muhammed İkbal